Ecrimisil Davası
Ecrimisil, haksız işgal tazminatı anlamına gelmektedir. Ecrimisil davası ise zilyet olmayan malikin, malik olmayan kötü niyetli zilyetten isteyebileceği tazminat için açılan bir davadır. Taşınmaz ya da taşınır mal sahibinin ecrimisil talep etmesi için, o malı kullananın haklı bir sebebe dayanmaksızın zilyet olması ve kötü niyetli bulunması şarttır. Bir gayrimenkul başka biri tarafından hukuka aykırı bir şekilde işgal edildiyse, mülk sahibi dava açarak haksız işgal tazminatı talep edebilir.
Ecrimisil Davası Hangi Şartlarda Açılabilir?
Ecrimisil davası açarak haksız işgal tazminatı talep edebilmek için üç şart bulunur:
- Taşınır ya da taşınmaz mal haksız bir biçimde işgal edilmişse
- İşgal eden kişi kötü niyetli ise
- İşgal sebebiyle bir zarar meydana geldiyse
Haksız işgal tanımı haklı bir sebebe dayanmadan başkasına ait bir malın zilyetliğe geçirilerek kullanılmasını ifade eder. Haksız işgal hukuken bir haksız eylemi tarif eder. Zilyetliğin ele geçirilerek kullanılması hukuka aykırı ise haksız işgal olarak kabul edilir ve malı haksız biçimde işgal edilen kişi ecrimisil tazminatı talep edebilir.
Kötü niyetli zilyet eşya üstündeki hakimiyetinin bir hak içermediğini bilmesi gereken kişidir. Başkasının taşınmaz malını haksız olarak işgal edip kullanan kötü niyetli kişi, taşınmazı haksız olarak elinde tutamaktan doğan zararları ve elde ettiği ya da elde etmeyi ihmal ettiği semereleri tazmin etmekle yükümlüdür. İyi niyetli zilyet, haksız işgal sebebiyle ecrimisil ödemez.
Ecrimisil davasında tazminat talep edebilmek için, haksız işgal sebebiyle zararın doğmuş olması gerekir. Yargıtay kararlarına göre bu zararlar şunlardır:
- Haksız işgalden doğan normal kullanımda eskime şeklinde olumlu zarar
- Kullanmadan doğan olumlu zarar
- Zilyet ya da malikin yoksun kaldığı olumsuz zarar ecrimisilin kapsamını belirler.
Ecrimisil en az kira gelirleri ve en çok tam gelir yoksunluğu şeklinde hesaplanır. Ecremisil davaları hakkında uzman bir avukattan bilgi alabilirsiniz.
